Doğuştan Kalp Hastalıklarının Tedavisi

Doğuştan Kalp Hastalıkları

 

Doğuştan kalp hastalıklarının çok büyük bir çoğunluğu girişimsel olarak yani kapalı yöntemle kasıktan girerek tedavi edilebilir. Girişimsel tedavi kalp deliklerinin kapatılması, darlıkların giderilmesi, kalp duvarında delik açılması ya da damarlara stent yerleştirilmesi şeklinde olabilir. Bunun dışında kasıktan girerek akciğere giden damara (pulmoner arter) yapay kapak takılması, kalbin ritim sorunlarının girişimsel olarak tedavisi daha zor tedavi şekilleridir. Biz bu bölümde sadece girişimsel tedaviden bahsedeceğiz. Bunun dışında cerrahi tedavi bu hastalıklarda  uygulanan tedavi şeklidir. Bu bölümde ağırlık olarak kalp deliklerinin girişimsel tedavisinden (kapalı yöntemle) bahsetmek istiyorum.

Doğuştan Kalp Hastalıklarının Tedavisi

Kalp delikleri içerisinde en önemlisi VSD (ventriküler septal defekt)  dir. VSD de  iki karıncık arasındaki uygun yerdeki ve uygun  büyüklükteki delikler, tıkayıcı malzemeler ile kapatılır. VSD  kapatılma kriterlerine uygun olmalı  ve kalbin ileti yollarına dokunmamalı. Hastanın yaşı da kapatılma için hesaba katılması gereken bir kriterdir. İdeal kapatma yaşı 3 yaş sonrasıdır,  kalp yetersizliği oluşturacak kadar önemli bir delik ise daha öncede kapatılır. Delikler VSD occluder dediğimiz  titanyumdan yapılmıştır malzeme ile kapatılır.  Alerjik olmayıp malzeme uygun şekilde yerleştirilince, üzeri vücut dokusu ile kaplanır ve burada ömür boyu kalır. Teknik olarak uyutulan hastanın damarlarından girilir, uygun malzemelerle delikten geçip buraya kılıf yerleştirilir. Teknik, taşıyıcı kılıf içerisinde tıkayıcı malzemenin taşınması ve deliğin tıkanması esasına dayanır. İşlem hem arter hem de ven tarafından gerçekleştirilir. İşlem sırası  problem olmadığını ve deliğin kapandığını anladıktan sonra sonlandırılır. Hasta işlem sonrası kontrol edilerek taburcu edilir ve normal yaşamına devam eder. İşlem sonrası 1. Ve 6. Ay kontrollerinden sonra hasta tamamen normal yaşamına döner.

doğuştan kap hastalıklarının tedavisi

Asd (Atriyal septal defekt) Tedavi Yöntemi

 

Kalbin başka önemli deliği de ASD’dir. ASD (Atriyal septal defekt) kapatılmasında uygulanan mantık VSD ile aynıdır. Yani iki kulakçık arasındaki uygun büyüklükteki ve uygun yerlerdeki delikler, tıkayıcı malzemeler ile kapatılırlar. İdeal delik sekundum dediğimiz ASD olmalıdır. Uygun büyüklük tıkayıcının tıkayıcının yerleştirileceği duvarlar yeterli olmak koşuluyla, delik çapı/septum çapı oranı =0,5 olmalıdır. Uygun yaş çoğunlukla 3 yaş üzerinde olmalıdır. Ancak bazen hasta sıkıntılı ise daha erken yaşlarda uygulanır. Tıkayıcı malzemeler vücuda alerjik olmayan, titanyumdan üretilirler. Kapalı işlem teknik olan kasık veninden girerek anjio odasında gerçekleştirilir. Uyutulan hastanın kasığından girilerek,  gerekli malzemeler ile delik çapı ölçülür. Her şey uygunsa kılıf delikten geçirilir. Sol kulakçıkta pulmoner ven içerisinde iken tıkayıcı malzeme kılıf içinden iletilir, sonra şemsiye şeklinde olan tıkayıcının bir yaprağı sol kulakçıkta bir yaprağı sağ kulakçıkta açılır. Deliğin tamamen tıkandığı anlaşıldıktan ve problem olmadığı anlaşıldıktan sonra işlem sonlandırılır. İşlemde gerekirse gelişmiş EKO  teknikleri kullanılır. İşlemden bir gün sonra hasta normal yaşama döner. 1.ve 6. Ay kontrolleri ile tamamen sağlıklı hale kavuşur. Aspirin  VSD’de olduğu gibi 6 ay boyunca düşük doz kullanılır.

Bir başka delikte PDA ‘dır iki damar arasındaki boru şeklindeki bağlantı eğer doğumdan 1 ay sonra hala devam ediyorsa, kapatılmalıdır. Kapatma işlemi duktus tıkayıcı dediğimiz özel malzemeler ile anjio odasında kapatılması esasına dayanır. Gerek Ven gerek Arter tarafından girilerek delikten geçilir, taşıyıcı kılıf boruya yerleştirilir. Taşıyıcı kılıf içerisine tıkayıcı malzeme iletilip oluktan borunun içine yerleştirilir. Tamamen tıkandığı anlaşıldıktan sonra işleme son verilir. İşlem sonrası ertesi günü tamamen normal yaşamına döner. İşlem sonra 1. Ve 6. Ay kontroller yapılır.

Bunun dışında da bu tür malzemeler ile kapatılan Koroner AV fistül, Pulmoner AV fistül gibi problemler vardır. Ancak en çok uygulananlar yukarda bahsettiklerimdir. Bunlardan da yeri geldikçe bahsedeceğim.

Prof. Dr. Nazmi Narin